sevgili hayat;
asla yapmam dediğim şeyleri itinayla yaptığım şu günlerde, artık bir blog'um var. tahmin ediyorum ki tembellik ve üşengeçlikten ötürü yarım kalacak. ödevleri bile yapamazken yazı yazmak oldukça lüks bi'uğraş aslında benim için. ama geleceğe kendimden birşeyler bırakmak istiyorum. eski günlüklerimi okuduğumda çok eğleniyorum, pek bi'komik buluyorum o zamanki hallerimi. otuza merdiven dayadığımda gülebilecek bir şeylerim olsun diye döküman biriktireceğim bu vesileyle.
uzun bir aradan sonra yazmaya yeniden başladım. ha günlük ha blog. bunun sebebi bir kaç gün önce yaşadığım bir kalp çarpıntısı. evet, evet, evet oradaymış. gitmemiş bir yere, hala çarpabiliyormuş. sonrasında yaşadıklarımı ne kendime ne de arkadaşlarıma doğru düzgün ifade edebildim. ancak birşeyler karalayınca gerçeğe aydım ve yazmaya karar verdim. lakin trajik bi konu var. yazmayı en son bıraktığı yerden itibaren hiç mi yol almaz insan. yine platonik hislerle bezeli ergen bi'hal. bunca yıl sonra biraz daha fazla yol katetmeyi dilerdim. bir genç kızın gizli defteri triplerinden sıyrılıp daha olgun daha karizmatik hisler mesela. ama ne gezer? platonik ergen içeriğine sahip hala duygularım. yakında martılar, vapurlar ve yalnız sokaklardan bahsedersem de hiç şaşırmayacağım, yaparım çünkü.
öyle ya da böyle artık düşüncelerimin bir ev sahibi var. kağıda yazmak kadar rahatlatıcı olmasa da yine de şimdiden içimden birşeyler attığımı söyleyebilirim. bu ilk sefer ya, baya bir özendim blog'uma, böyle hususi kapaklar falan yaptım, her ay değiştirmeyi planlıyorum hatta. ama kuşkusuz yalan olur bu. ilk gün özenmeleri bunlar, geçer. duygularımın yanı sıra yazı yazış biçimimde lisedeki gibi kalmış. tam bi' giriş-gelişme-sonuç şeklinde yazmışım. bi'mesaj vermeye kalkmadan bitireyim, bitirdim.
başladım
1 Aralık 2008 Pazartesi
written by oğul. an: 01:34
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 reaksiyon:
severim senii:)
cheers my dear!
asla yapmıcam diye başladıkça biz herşey çok güzel oldu.
Yorum Gönder